AVUKAT MESLEKTAŞLARIMIN AVUKATLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN (EMEKLİLERDEN SAĞLIK SİGORTASI KESİNTİSİ SORUNU)

9 Nisan 2016

Avukat Abdulhalim Eke

Ankara Barosu

[email protected]

      Topluluk sigortasından 1.10.2008 sonrası 4/1-(b) sigortalılığına geçirilen avukatların emekli olmalarında SGK tarafından aylıklarından 10 yıla tamamlayacak şekilde % 10 kesilmeye başlanmıştır.

       Sorunun değerlendirmesi Avukatlar haftası/günü nedeni ile Ankara Barosunda yapılan panelde değerlendirilmiştir.

       Değerlendirmelerin bir bölümü ilgi duyan Avukat meslektaşlarımın konuyu daha iyi değerlendirip, üzerine bir çok hususu ekleyebilecekleri, geliştirebilecekleri düşüncesi ile temel kural ve ilk düşünceler olarak Avukat meslektaşlarımıza ve sosyal güvenlik uygulayıcılarına takdim edilmiştir.

 

       GENEL SAĞLIK SİGORTA BORCU ÇIKARILMASI

        Topluluk sigortasında sağlık sigortası yönünden prim ödenmesi isteğe başlı bırakılmış ve bir çok avukat yalnızca uzun vadeli sigorta primi ödemeyi seçmiş sağlık sigortası primini ayrıca ödememişti.

        Benzer durum BAĞ-KUR lular içinde söz konusu olduğundan BAĞ-KUR kanununda kesinti yapılması düzenlenmişti.

        1479 sayılı Kanun Geçici Madde 7 (Ek:5.11.1985-3235/2md)

        Aylık Alanlardan Kesilecek Sağlık Sigortası Primi

       “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kurumdan aylık almakta olanların aylıklarından 10 yıl süre ile kesilecek prim oranları sağlık sigortası fonunun gelir gider muvazenesi de göz önünde bulundurularak her yıl Bakanlar Kurulunca tespit edilir. Ancak bu oran % 5 ten az % 10 dan fazla olamaz.

         Kanunun yürürlük tarihinden sonra aylık bağlananlar ile hak sahiplerinin aylıklarından kesilecek sağlık sigortası primi sigortalının daha önce ödediği süreler dahil 10 yılı geçemez.

         Ancak, halen sigortalı olanlar ile yaşlılık ve malullük aylığı almakta olanlara eşlerinden dolayı, ölüm aylığı bağlanması halinde bağlanan ölüm aylığından sağlık sigortası primi kesilmez.

         Ana ve babanın her ikisinden de ölüm aylığı alan çocukların ölüm aylıklarından yalnız babadan intikal eden aylıktan sağlık sigortası primi kesilir.”          

          

          1.10.2008 tarihinden itibaren yürürlüğe giren

          Aylık alanlardan kesilecek sağlık sigortası primi

          5510 GEÇİCİ MADDE 19 – ( Değişik: 13/2/2011-6111/50 md.)

        “ 1479 ve 2926 sayılı kanunlara göre aylık almakta olanlarla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaları nedeniyle geçici 2 nci maddeye göre aylık bağlanacaklara aylık bağlamaya esas tüm hizmetleri süresince on yıl süreyle hastalık sigortası veya sağlık sigortası veya genel sağlık sigortası primi ödememiş olanlardan, hastalık sigortası, sağlık sigortası ve genel sağlık sigortası primi kesilmiş olan süreler düşülmek kaydıyla, aylıklarının % 10’u oranında ve 10 yılı tamamlayacak süreyle genel sağlık sigortası primi kesilir. Ancak, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılan kesintiler iade edilmez.”

           Hükmün ilk halinde sadece BAĞ-KUR hizmetleri nazara alınmışken, 2011 değişikliği ile tüm hizmetler 10 yılın hesabında nazara alınmaktadır.

           4/1-(b) kapsamında aylığa hak kazanan meslektaşlarımızdan topluluk sigortasında uzun vadeli sigorta ödemesi yapan ancak sağlık primi ödemeyenlere borç çıkarılmıştır.

            Öncelikle 5510 hükmünün 4/1-(b) den aylık alan ve 10 yıldan az genel sağlık sigortası primi ödeyen herkese aylık türünün ölüm, malullük, yaşlılık olmasına bakılmaksızın hükmün uygulanacağını görmekteyiz. Bu Kurum lehine değişiklik olmuştur.

            Hükümde yapılan sigortalılar lehine değişiklik ise sigortalı hizmetin türleri arasında ayırım  yapılmamasıdır.

           O halde doğum borçlanması yapmış ise avukat hanımın veya avukatlık stajını 5510 döneminde borçlanmış ise borçlanma yapanın 10 yıllık kesinti süresinden indirim yapılmalıdır.

           Yedeksubaylık sürelerinin indirim yapılıp yapılmaması ise birazdan değerlendirilecektir.

              ŞU SORULARA CEVAP ARAMAMIZ GEREKECEKTİR.   

          Topluluk sigortası neydi ;

                     Topluluk sigortası

          506 sayılı kanun Madde 86. —   

          “Kurum, 2 nci ve 3 ncü maddelere göre sigortalı durumumda bulunmıyanların, Çalışma Bakanlığınca onanacak genel şartlarla (iş kazalâriyle meslek hastalıkları), (hastalık), (analık), (Malûllük, yaşlılık ve ölüm) sigortalarından birine, birkaçına veya hepsine toplu olarak tabi tutulmaları  için, işverenlerle veya dernek, birlik, sendika ve başka teşekküllerle sözleşmeler yapabilir.

Ek fıkra:29/7/2003-4958/40 yürürlük 6.8.2003

            Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi, bu Kanunun 78 inci maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt ve üst sınırı arasında olmak şartıyla kendilerinin belirleyeceği miktarın % 25' udur.  Ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmeyen primler için bu tarihten başlanarak 80 inci madde hükmüne göre gecikme zammı uygulanır.

            Sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerin yurt dışındaki iş yerlerinde çalışmak üzere giden Türk işçilerine istekleri halinde 85 inci madde hükümleri uygulanır.   “

 

          TOPLULUK SİGORTASINI HANGİ HÜKÜMLE KALDIRILDI

           5510 -GEÇİCİ MADDE 6-Fıkra 4

          “506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun mülga 86 ncı maddesi hükmüne göre topluluk sigortasına tâbi olanların ödedikleri iş kazası, meslek hastalığı, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri genel sağlık sigortası dahil bu Kanuna göre ödenmiş sayılır. Bu süreler yatırıldıkları sigorta kolları bakımından başlangıç süresi ve prim ödeme gün sayısı olarak kabul edilir.

           Bu Kanunun yürürlük tarihi itibarıyla 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun mülga 86 ncı maddesine göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları bakımından topluluk sigortasına devam edenler, bu Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında durumları değerlendirilerek, durumlarına uyan bent kapsamında sigortalı sayılırlar. Bunların kendileri veya işverenleri tarafından verilmesi gereken belgeler en geç üç ay içinde Kuruma verilmek zorundadır.”

           (25.8.1999 Yürürlük 8 Eylül 1999  4447) MADDE 61. – 17/6/1964 tarihli ve 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi kapsamında hastalık sigortasına tabi olanların tedavi giderleri Devlet memuru ile diğer personel kanunlarına tabi kamu personeli olan eşlerinin kurumlarınca karşılanmaz.

 

  

           TOPLULUK SİGORTASI KAPSAMINDA ÖDENEN PRİMLER VE ORANLARI              

            Topluluk sigortası primleri;

           Uzun vadeli sigortalar bakımından 1.09 2003 öncesi   % 20

                                           01.09.2003-01.08.2004 arası    % 30

                                           01.08.2004 ve sonrası              % 25 oranında uygulanmıştır.

           Toplulukta uzun vadeli sigorta yanında Genel Sağlık Sigortası da ödemek isteyenlerin ilave olarak 86. Maddede öngörülen uzun vadeli sigorta dışında yıllara göre genel sağlık sigortası primi ödemelidir.

     Genel Sağlık Sigortası Prim oranları ise 506 sayılı yasanın 73. Maddesinin A fıkrasında  % 11 olarak düzenlenmiştir.

    aynı dönemde SSK Uzun vadeli sigorta kollarına prim oranları;   aynı maddede;    

06/03/1981-2422/10 Yürürlük 1.4.1981

       D) Malüllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları primi, sigortalının kazancının % 20'sidir. Bunun % 9'u,sigortalı hissesi, % 11'i de işveren hissesidir.A ncak, maden işyerlerinin yeraltı işlerinde çalışanlar için, Malüllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları primi, sigortalının kazancının % 22'sidir. Bunun % 9'u sigortalı hissesi, % 13'ü de işveren hissesidir.

         Şeklin uygulanmıştır. Yani Avukatlar anılan dönemden 01.09.2003-1.10.2008 arasında zaten fazla prim ödemişlerdir.

          Hastalık sigortası primleri bakımından,

06/03/1981-2422/10 Yürürlük 1.4.1981

B) a) Hastalık sigortası primi, sigortalının kazancının % 11'idir. Bunun % 5'i sigortalı hissesi % 6'sı da işveren hissesidir.

            Olarak düzenlenmiştir. Bir çok meslektaşımızın genel sağlık sigortasından yararlanmak üzere primlerini ödemediğini bilmekteyiz.   

 

              Prim Oranları ilgili geçmişte şöyle olmuştur.(Tablolaştırılırsak

Dönemi

UVS

GENEL SAĞLIK

Toplam

Sağlık Hariç Topluluk

01.09.2003 öncesi

% 20

 % 11

% 33

   % 20

01.09.2003-01.08.2004

% 20

 % 11

% 33

   % 30

01.08.2004-01.10.2008

% 20

 % 11

% 33

   % 25

                    

              TOPLULUK SİGORTA PRİMLERİNİN DÖNEMİNİN SSK ASGARİ KAZANÇLARI İLE MUKAYESESİ

 01.10.1998-01.10.2008 arasında 10 YILDA ASGARİ KAZANÇTAN SSK SAĞLIK PRİMLİ ÖDEME İLE TOPLULUK ÖDEMESİ ARASINDA MUKAYESE

 

 

 

 AY

TOPLAM

TOPLAM

Dönemi

UVS+GSS

TOPLULUK

SAYISI

% 33

% 20

01.10.1998-01.09.2003

 % 33

 % 20

    59 AY

 19,47

11,80

01.09.2003-01.08.2004

 % 33

 % 30

    11 AY

   3,63

  3,30

01.08.2004-01.10.2008

 % 33

 % 25

    50 AY

 16,50

12,50 

 

 

 

 

 39,60

27,60

       (Bu hesaplama şeklinde toplam prim*ay çarpımlarının oranına göre Genel Sağlık Sigortası Ödeyen bir sigortalı sağlık sigortası ödemeyen  topluluk sigortalısından 39,6/27,60= 1,4347 prim öderken aynı topluluk sigortası yalnızca % 20 UVS ödeyen kazanç düzeyi aynı olan bir SSK sigortalısına nazaran 120*0,20= 24 oranına göre  27,60/24= % 15 daha fazla prim ödemiştir)

 

                 SON 10 YILDA TOPLULUK SİGORTALISI İLE 2008 DE 13.BASAMAĞA GELMİŞ 1479 BAĞ-KUR SİGORTALISININ PRİMLERİNİN ORANSAL MUKAYESESİ  

                    Ek 1 de sunulan tabloda 1.10.1988 de 3.basamakta olan ve 1.10.2008 tarihine kadar 13. Basmağa gelen 1479 BAĞ-KUR sigortalısının prim ödemeleri ile aynı dönemde Topluluk Sigortasına yapılan Sağlık Sigortası hariç primler mukayese edilmiş ve Topluluk Sigortasına yatırılan primler BAĞ-KUR’a ödenen primlere yıl yıl mukayese edilip oranın ortalaması alınınca 1,3694  fazlalık arz etmiştir.

 

                  Bu noktada yasa koyucunun Topluluk sigortası primlerini 2003 yılından itibaren artırırken, emekli döneminde sağlık hakkından yararlanacağını ve bunun karşılığında bir prim alınmadığını düşünerek topluluk sigortası primlerini artırdığını ve bu düşünce şekline göre topluluk sigortasından gelenlerin geçici 19.madde kapsamında alınmaması gerektiği, bu husus kabul edilmese dahi fazla ödenen primlerin nazara alınarak farklı bir çözüm/düzenleme tarzının kabulünü gerektirmektedir.

 

 

     -5510 Geçici 19 Kapsamında mıyız?(TOPLULUKTAN GELEN AVUKATLAR)

       Kanun dar yorumlanabilir mi Geçici MD. 6.’da yer alan, topluluk sigortasına göre ödenen primlerin bu kanuna (5510) tabi olarak ödendiği ifadesi nedeni ile topluluk sigortasından gelen hakların 5510 öncesi kanunların tamamından bağımsızlaştırıldığı, doğrudan 5510 sayılı kanununun tüm hüküm ve sonuçları ile avukatlara uygulanabileceği kabul edilebilir. Bu kabul şeklinde 5510 sayılı yasanın yürürlük tarihinin topluluk sigortası kadar geriye götürülmesi sonucu çıkar. Ancak bu kabul şekli bir bütün olarak 5510 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması anlamına gelir ki, daha ileri yaş ve daha fazla günle emekli olmak anlamına geleceğinden, sigortalı yararına olmadığı gibi, daha fazla hak kayıplarına neden olacaktır. Ancak yalnızca prim ödemelerinin 5510 ile aynı değerde olduğunun kabulü halinde 5510 sayılı kanın döneminde genel sağlık sigortası ödenmemiş uzun vadeli dönem sigortalılığı söz konusu olamayacağından, yorum bu anlamda zorlanabilecektir.

 

  • SSK Kapsamında emeklilikle gelen avantaj- SSK EMEKLİ AYLIĞINDAN TAMAMLAYICI SAĞLIK PRİMİ  KESİLMEZ

Kanun geçici 19 ile yalnızca 4b sigortalılığı nedeni ile emeklilikte eksik ödenen

GSS’lerin 10 yıl süreye tamamlama zorunluluğu bulunduğundan SSK- 41a aylıklarında bu zorunluluk olmadığından, SSK aylığı alanlar veya seçenler için söz konusu dahi olmayacaktır.

SSK aylıklarını seçmenin yolu ilk tahsis talebinde 4b sigortalılığı dışındaki günlerin yaşlılık aylığı için yeterli olması halinde o hizmetleri (BAĞ-KUR) istemiyorum, birleştirmeden aylık bağlayın denmesi; Kurumun işlemi ret etmesi ve yargı yolu ile mümkün olmaktadır.(Ayrıntı isteyen avukat meslektaşlarımızla kişisel mail adresimden yazışabiliriz).

              SSK emekliliği ile Sağlık Sigortası ödemesi ve emekli döneminden sağlıktan yararlanma hakkı arasında bir bağlantı bulunmamaktadır. Bu durum 5434 sayılı kanun emeklileri bakımından da aynıdır. Memurlar için eski uygulama çalıştıkları süre içinde kurumları tedavi giderlerini karşılar, emekli olunca daha önce hiç sağlık sigortası ödemesi olmaksızın sağlık hakkından yararlanılmasıdır. Yeni dönemde memurlar için GSS ödeme zorunluluğu getirilmiş ama emekli olanlardan prim kesileceğine dair geçici 19  benzeri bir kural getirilmemiştir.

              Ancak Emekli Sandığı sigortalılığı olan (memur vb) kişilerin veya yedek subaylık yapmış avukatların bu sürelerinin 10 yıl hesabında nasıl değerlendirileceği sorun oluşturacaktır.  Memur emeklilerine tanınan sağlık hakkı için emeklilikte bir kesinti olmadığına göre bu süreler 10 yıldan indirilen sürelerden olmalıdır.

 

 

 

 

  • KAZANILMIŞ HAK SAYILABİLİR Mİ?

Sosyal güvenlikte gerçekleşmeyen haklar kazanılmış hak olarak nitelenmez, beklenen

hak olarak nitelenir. Beklenen haklarda ise gerileme ve sınırlı yükümlülükler getirilebilir.

              Bu anlamda kazanılmış hak sayılmasa bile aynı durumda kişinin SSK emekliliği seçmiş olması halinde GSS kesintilerinden sorumlu olmayacaklarından, aslında sorumlu olmayacak bir sigortalıdan talepte bulunmak bu anlamda kazanılmış hak sayılarak, kesinti yapılmaması talep edilebilecektir.

 

         -10 YIL SÜRE İLE AYLIKTAN % 10 KESİNTİ ORANI ADİL MİDİR?

-Öncelikle 2003 –2008 arasında uzun vadeli sigorta kolları prim oranı % 20 iken

avukatlardan topluluk sigortasına tabi olarak daha fazla oranda prim tahsil edildiğinden genel sağlık sigortası primi ödemeyen BAĞ-KUR lular ile aynı orana tabi tutulmaları adil değildir.

-Gerek 1479 ve gerekse 2926 sayılı kanunlar ile BAĞ-KUR primlerinde basamak

sistemi olduğundan ve 1-12 basamak arasında prim ödeyen BAĞ-KUR luların prim oranları SSK ‘nın asgari kazançları ile mukayese edildiğinde daha düşük kaldığından ancak 1.479 sayılı kanunda dahi 10.basamak ve sonrasında SSK asgari kazanç oranına yaklaşıldığından, her basamakta 1 yıl beklendiği düşünüldüğünde SSK en az kazanç oranına göre dahi daha az prim ödeyen BAĞ-KUR’lular ile bir BAĞ-KUR’luya nazaran yaklaşık 1,37 oranında fazla prim ödemiş olan Topluluk Sigortasından gelen avukatları aynı kurala tabi tutmak adil değildir.

.

-DÜZENLEME Kurumun risk aldığı diğer kurallar ile uyumlu değildir.

— SSK’ya devredilen bankalar için

06/03/1981-2422/10 Yürürlük 1.4.1981

b) ) Bu Kanunun 23, 24, 54, 60, 66 ve 69 ncu maddeleri ile 991 ve 2167 sayılı Kanunlara göre Kuruma devredilen Sandıklar mevzuatı uyarınca gelir ve aylık bağlanmış olanların, almakta oldukları gelir ve aylıklarından % 2 oranında Hastalık Sigortası primi kesilir.

 (Yürürlük 1.1.1983 itibariyle Mülga 28/01 /1983-2795/6 md.)

Kesinti oranı % 2 kabul edilmiştir.

  •  

gereğinde % 9,8 teknik faiz ile peşin değere dönüştürülmektedir.

Geçici 19 da yer alan yükümlülüğün peşin değere dönüştürülmesi imkanının

tanınmamış olması ve daha az ödeme imkanından mahrum bırakılması bir eksiklik olarak düşünülebilir.

              

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİNİN GELİŞTİREBİLECEĞİ BİR İMKAN

Geçici md.20 benzeri bir çözümle SGK ile yapılacak görüşmeler kapsamında, 10

yıldan az GSS ödemiş  tüm avukatlar bakımından oluşturulabilecek bir peşin değeri yine TBB bütçesinde var olan ve asıl amacı avukatların sosyal güvenliğine katkı sağlamak üzere çıkarılmış baro pullarından oluşmuş kaynaklardan ödeyerek, tüm meslektaşları bu sorundan kurtarmak ve gerekirse ilgili hükümlerin değişmesine öncülük edilebilir.

 

EMEKLİLİK SONRASI ÇALIŞMALAR SÜREDEN MAHSUP EDİLİR Mİ?

Örneğin Avukat beyimiz 2013 te emekli olmuş, serbest çalışmaya devam etmekte

ve aylığından 2013 Haziran Mart 2016 arasında SGDP primi kesilmiş, SGDP 4/1-(b) sigortalıları için artık kalktığından kesilmemekle birlikte ödenen 2 yılı aşkın süre 10 yıllık kesinti süresinden mahsup edilecek midir ? Veya emekli olduktan sonra 10 yıl işçi olarak SGDP li çalışmıştır. 4/1-(a) sigortalılığı sona erince aylığından 10 yıla tamamlayıcı sağlık sigortası kesilebilecek midir?.

                  Bu yöndeki düşüncem olumlu, cevap olarak evet olmasına rağmen SGK’ya mahsup edilecek süreleri kabul ettirmekte zorlanacağımız sonucu çıkmaktadır.

 

                   SGK’NIN GEÇMİŞE YÖNELİK YENİ UYGULAMASI NEDENİ İLE GEÇMİŞ BORÇLAR İÇİN FAİZ VE İCRA İŞLEMİ YAPILABİLİR Mİ ?

                  Öncelikle geçici 19 uygulansa dahi kurum hatası olduğundan geçmiş faiz istenemez, aylık alan kişilerden geçmiş borçlar aylıktan kesinti ile tahsil edilebileceğinden Kurum tarafından İcra ve Dava yoluna gidilemez. Zira kural prim aylığından kesilir denmiştir. Zamanında Kurum kesmeyerek fazla aylık ödemiştir. Gerçekte Kurumun prim alacağı değil fazla ödediği aylık söz konusudur. 5510 md.96 uyarınca yersiz ödeme kuralları konulmuştur. Bu hüküm uyarınca çıkarılan Yönetmeliğe göre md. 13/5 te her ay aylıktan % 25 kesinti veya kişinin muvafakatı ile daha fazla tutarlı kesinti ile 5 yılda yapılacak kesinti ile borç ödenemiyorsa o zaman haciz ve dava yolu açık olacaktır (27.08.2008 tarihli RG’de Fazla ve Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik).

                    Ancak bu yönetmeliğin uygulanması için her şeyden önce borcun prim değil, prim kesilmesi gerekirken kesilmeyerek ödenen yersiz aylık kabulü gerekir. Bu yorum şeklinin kabul edilmemesi halinde prim alacağı için SGK’nın 6183 sayılı yasadan doğan yetkilerine göre aylıktan kesme veya genel takip yolları kullanılabilecektir.

                      Değerledirmelerde ulaşılan sonuçlar;

                      1-Topluluk sigortasına bir BAĞ-KUR'luya nazaran % 37 oranında fazla prim ödeten Kanun koyucunun avukatların emekli olduklarında sağlık sigortası ödemeden emekli olacaklarını öngörerek fazla prim ödettiği, bu nedenle BAĞ-KUR'lular ile aynı kurallara tabil tutulmasının doğru olmadığı, Bu sonucun SGK yetkililerinin yorumu, yargı kararları veya Kanun değişikliği ile sağlanması mümkündür.

                    2- Geçici 19 kapsamında uygulama yapıldığı süreci,

                        -Kurum alacağının prim değil fazla ödenen aylık olduğunu, genel takip yollarına (haciz-dava) gidilmeden 5510.md.96 uyarınca tahsili gereği ve faiz işletilmemesi gereği,

                        -Özellikle 5510 döneminde yapılan borçlanmalar (doğum, staj,askerlik) sürelerinin 10 yıllık süreden indirilmesi gereği, yine memurlukta geçen sürelerinde (yedek subaylık dahil) bu sürelerden indirilmesi gereği ileri sürülmelidir.

                       -1.10.2008 sonrası SGDP'li çalışmalarında aynı kapsamda 10 yıldan mahsup edilmeleri yönündeki düşüncemi adeletsiz sonucuna ulaştırtıran diğer yorumların bit tamamlayıcı ve takip eden düşünce olarak sunuyorum.

                        3- Türkiye Barolar Birliğinin SGK ile  bir protokol çerçevesinde soruna çözüm arayabileceğini, sonuç alınamaz ise kanuna bir istisna hükmü ile değişiklik gereği için uğraşılarımızı sürdüreceğimizi düşünüyorum.          

                                                                                                                                 Avukat

                                                                                                                             Abdulhalim Eke

 

 

EK : 1                    
1479 SON 10 YIL BAĞ-KUR (SAĞLIK HARİÇ PRİMLER)   506 TOPLULUK SON 10 YIL (SAĞLIK HARİÇ PRİMLER) TOPLULUK PRİMLERİNİN BAĞ-KUR PRİMLERİNE FAZLALIK ORANI  
DÖNEMİ BASAMAK KAZANÇ AYLIK PRİM PRİM TOPLAMI DÖNEMİ AYLIK KAZANÇ AYLIK PRİM PRİM TOPLAMI    
01.10.-31.12.1998 3 37.510.000 7502000 22506000 01.10-31.12.1998 70.098.750 14.019.750 42059250    
1998 YILI       22506000       42059250 1,868801653  
01.01-30.06.1999 4 54.313.875 10862775 65176650 01.01.1999 – 30.06.1999 93.366.000 18.673.200 112039200    
01.07-31.12.1999 4 66.900.000 13380000 80280000 01.07.1999 – 31.12.1999 113.700.000 22.740.000 136440000    
1999 TOPLAMI       145456650       248479200 1,708269783  
01.01-31.03.2000 5 81.133.750 16226000 48678000 01.01.2000 – 31.03.2000 120.000.000 24.000.000 72000000    
01.04-31.12.2000 5 101.417.188 20283438 182550942 01.04.2000 – 31.07.2000 150.000.000 30.000.000 120000000    
          01.08.2000 – 31.12.2000 150.000.000 30.000.000 150000000    
2000 TOPLAMI       231228942       342000000 1,479053604  
01.01-31.03.2001 6 107.286.438 21457288 64371864 01.01-31.03.2001 150.000.000 30.000.000 90000000    
01.04-31.12.2001 6 150.201.013 30040203 270361827 01.04.-31.12.2001 210.000.000 42.000.000 378000000    
2001 TOPLAMI       334733691       468000000 1,398126369  
01.01-31.03.2002 7 158.417.963 31683593 95050779 01.01.2002 – 31.03.2002 210.000.000 42.000.000 126000000    
01.04-30.06.2002 7 209.618.647 41923730 125771190 01.04.2002 – 30.06.2002 277.872.000 55.574.400 166723200    
01.07-31.12.2002 7 247.119.426 49423886 296543316 01.07.2002 – 31.02.2002 327.583.290 65.516.658 393099948    
2002 TOPLAMI       517365285       685823148 1,325607202  
01.01-31.03.2003 8 259.937.214 51987443 155962329 01.01.2003 – 31.03.2003 327.583.290 65.516.658 196549974    
01.04-30.06.2003 8 311.924.657 62384932 187154796 01.04.2003 – 30.06.2003 393.099.960 78.619.992 235859976    
01.07-31.12.2003 8 363.392.225 72678445 436070670 01.07.01.09.2003 458.015.820 91.603.164 183206328    
  8       01.09.2003 – 31.12.2003 458.015.820 137.404.746 549618984    
2003 TOPLAMI       779187795       1165235262 1,495448555  
          01.01.2004 – 30.06.2004 549.630.000 164.889.000 989334000    
2004 YILI 9 457.573.792 91514758 1098177096 01.07.2004 – 01.08.2004 444.150.000 133.245.000 133245000    
          01.08.2004-31.12.2004 444.150.000 111.037.500 555187500    
        1098177096       1677766500 1,527774078  
2005 YILI 10 526,98 105,396 1264,75 01.01.2005 – 31.12.2005 488,7 122 1466,10 1,15919959  
2006 11 598,27 119,654 1435,85 01.01.2006 – 31.12.2006 531 133 1593,00 1,109448911  
01.01-30.06.2007 12 661,03 132,206 793,24 01.01.2007 – 30.06.2007 562,5 141 843,75    
01.07-31.12.2007 12 687,47 137,494 824,96 01.07.2007 – 31.12.2007 585 146 877,50    
2007 TOPLAMI       1618,2       1721,25 1,063681869  
01.01-30.06.2008 13 819,33 163,866 983,20 01.01.2008 – 30.06.2008 608,4 152 912,60    
01.07-30.09.2008 13 860,29 172,058 516,17 01.07.2008 – 31.12.2008 638,7 160 479,03    
2008 TOPLAMI       1499,37       1391,63 0,928139819  
                  15,06355143  
          TÜM TOPLAM/TÜM YIL (11 YIL)= FAZLALIK ORANI   1,369413767