İŞÇİNİN YADA İŞVERENİN ÖLÜMÜ HALİNDE İŞ SÖZLEŞMESİ SONA ERER Mİ ? / İŞVERENİN SORUMLULUKLARI
8 Aralık 2014
Borçlar Kanunu’na göre işçinin veya işverenin ölümü
1. İşçinin ölümü
Sözleşme, işçinin ölümüyle kendiliğinden sona erer. İşveren, işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak bir aylık; hizmet ilişkisi beş yıldan uzun bir süre devam etmişse, iki aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlüdür.
2. İşverenin ölümü
İşverenin ölümü hâlinde, yerini mirasçıları alır. Bu durumda işyerinin tamamının veya bir bölümünün devri ile gerçekleşen hizmet ilişkisinin devrine ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır.
Hizmet sözleşmesi ağırlıklı olarak işverenin kişiliği dikkate alınmak suretiyle kurulmuşsa, onun ölümüyle kendiliğinden sona erer. Ancak, işçi sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zarar için, mirasçılardan hakkaniyete uygun bir tazminat isteminde bulunabilir.
İşçinin ölümü söz konusu olduğunda İşverenin Yükümlülükleri
İşçinin ölümü halinde iş sözleşmesinden kaynaklanan iş görme borcu mirasçılarına geçmeyeceği için işverenin işçinin mirasçılarından bu borcu istemeye de hakkı olmayacaktır.
İşverenin , işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına veya bakmakla yükümlü olduğu kişilere ,
- Ölüm gününden başlayarak bir aylık ,
- Hizmet ilişkisi beş yıldan fazla sürmüşse iki aylık ücret tutarında ,
Ödeme yapma yükümlülüğü vardır.
Bu yükümlülük kıdem tazminatından ayrı olarak yerine getirilir.
Bunun dışında ;
- Şayet işçiye çalışma süresinde ödenmesi taahhüt edilen ikramiye , bahşiş , prim gibi ek ödemeler de ölümün gerçekleştiği tarihe kadar geçen süre için hesaplanarak ödenmelidir.
- Fazla çalışma ücreti varsa ,
- Ölüm tarihine kadar işçinin çalışmış olduğu ulusal bayram ve genel tatil ücreti varsa ,
- Kullanmamış olduğu yıllık ücretli izin varsa ,
İşçinin mirasçılarına ödenmelidir.
Kıdem tazminatının doğumu bilindiği üzere işçinin en az bir yıl çalışması ile mümkün olmaktadır.
Mirasçı olmak için de mirasçılıktan çıkarılmamış olmak , mirastan feragat etmemiş olmak , mirastan yoksun olmamak gerekir. Bunun dışında mirasın ret edilmemiş olması gerekir.
Şayet bunlara dikkat edilmemiş olursa , işveren mirasçılar nezdinde tekrar ikinci bir ödeme yapmak zorunda kalabilir.
İşverenin Ölümü Halinde
İşverenin ölümü kural olarak iş sözleşmesini sona erdirmemektedir. Çünkü iş sözleşmeleri genellikle işverenin şahsı gözetilmeden yapılmaktadır. İşverenin mirasçıları ile işçi arasında devam etmektedir.
İşyerini devralan mirasçılar , aynı zamanda işyeri ile birlikte iş sözleşmelerini yani işçiyi de devralmış bununla birlikte işçilerin sözleşmelerini bütün hak ve borçları ile satın almış olacaktır.
Bazen de işverenin şahsı dikkate alınarak yapılan iş sözleşmesi söz konusu olur.
Örneğin , yaşlı veya yatalak bir hastaya bakan işçinin işvereni şayet aynı kişi ise bu hasta veya yatalak işverenin ölümü halinde işçi ile işveren arasında herhangi bir iş görme borcu kalmadığı için sözleşmede sona ermiş olacak işçinin mirasçılara devri söz konusu olmayacaktır. Normal koşullarda İşverenin ölümü halinde, yerini mirasçıları alır.
Yine Borçlar Kanunu’na göre hizmet sözleşmesi ağırlıklı olarak işverenin kişiliği dikkate alınmak suretiyle kurulmuşsa, onun ölümüyle kendiliğinden sona erer. Ancak, işçi sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zarar için, mirasçılardan hakkaniyete uygun bir tazminat isteminde bulunabilir.
Bu durumda işverenin ölümü halinde ölen işverenin işçiye ödemesi gereken haklarını varsa mirasçıları ödeyecek iş sözleşmesi de sona ermiş olacaktır.