ALİ TEZEL

ARTAN SOSYAL GÜVENLİK İHTİYACI

      Sosyal Güvenlik,

      Genel olarak bağımlı çalışanların brüt ücretlerinin  prim olarak % 34,5 karşılığı olduğuna  ve bununda ele geçen net ücreti yarısı olduğuna göre çalışırken elimize geçmeyen bir para olsa da her şeyden önce kazancımızın yarısının gittiği bir kaynak olarak sadece emekli zamanımızda değil genel sağlık sigortası, işsizlik gibi sigortalar ve iş kazası meslek hastalığı hallerinde de bize koruma sağlamaktadır.

    Ancak çalışırken bu korumaların ya değerini bilmediğimizden gerçek kazanç üzerinden prim yatırılmamasına göz yummakta veya bilerek kendi geleceğimizde mali bağımsızlıktan vazgeçmemiz anlamına geliyor.

   Sosyal Güvenlik parasal olarak ne kadar değerlidir.

  En yüksek prime tabi olan kişiler 2017 yılında

 -İş kazası iki göz körlüğü, yatalak olmas gibi hallerde  13.331,25 TL ayda sürekli iş göremezlik geliri olarak  alabileceklerdir (SSK+BAĞ-KUR)

-Malül olması veya Ölümü halinde (BAĞ-KUR)  1800 günü 1 eş 2 çocuk için 5.800 TL civarında (geçmiş yıllar 2016 ve 2017 ye nazaran daha düşük kazanç verdiğinden), Bakıma muhtaç derecede malül olması halinde 6.400 TL civarında,

-Malül olması veya Ölüm Halinde (SSK) 900 günü var ise 1 eş 2 çocuk için 4.500 TL civarında, bakıma muhtaç malül olması halinde 5.000TL civarında

Ve bu günlerin son 5 yıl geçmiş olması halinde bu tutarda ödeme alabileceklerdir.

 Peki en azdan yatıranlar ne olacak, basit bir cevabı var yukarıda gösterilen seçenekler için belirtilen rakamları yaklaşık 6,5 sayısına bölün elineze geçecek tutarı bulun.

 Normal emeklilikte durum nasıl,

5000 gün ile emeklilikte 2000 yılı öncesi için en az kazançlarla aylık 1.500 civarında olabilmekte e her yıl için ortalama 100 TL aylık, 2000 sonrası döneme kalan günler kadar ortalama her yıl en kazançtan çalışma yıl=50 TL gibi bir azalmayı getirmektedir.

Yüksek yatan primler ile genel durum şu şekilde gelişmiştir.

2000 öncesi en çok gün ile aylık 2017 için 2.000 TL en yüksek aylıktır. 2000-2015 yılları arasında aylıklar tavan çalışma ile reel olarak artmıştır. Örneğin 35 yıl ile emekli olan bir SSK lı 2000 yılı öncesi 2.000 TL olan güncel aylığı aylığı 2015 sonu itibari ile 3.800 TL ye yükselmiştir. Yani 15 yılda 1.800 TL bir artış olmuştur. Asgari kazancın 2016 yılında bir önceki yıla % 29,30 oranında artması nedeni ile 2016 yılı kazancı asgari-azami bütün kazançlar bakımından aylık bağlama işlemlerinde daha değerli hale gelmiş ve 2016 yılı tavan kazancı 12 ay prim için aylığı 200TL artırmıştır. Bu etki 2017 yılı için azami kazanç oranının 6,5 kattan 7,5 kata çıkması nedeni ile 200TL yerine etkisini 240 gibi bir rakam olarak göstermektedir. Halen en yüksek olan 4.500 TL SSK aylığı ile 4.000 TL civarındaki BAĞ-KUR aylığı önümüzdeki 5 yıl içinde hakim,albay veya profesör maaşlarına eşit hale gelecek, sonraki 5 yılda ise o aylıkları % 15 oranında geçecek ve 15-20 yıl sonrasında bu aylıklara % 40’lık bir fazlalık oluşturacaktır.

O halde iyi bir emekli aylığı için gerçek kazanç üzerinden prim ödenmesi için gerekli gayret gösterilmelidir.

Kişisel olarak aylığa etki bakımından özellikle 2000-2017 yılları borçlanmalarının en üst rakamdan ve mümkünde yine özellikle 2016 yılından ve 2017 yılından borçlanılmasılnı tercih etmekteyim.

Sosyal güvenlikte yapılandırma veya ihyaya ilişkin işlemler genelde ödemeyen sigortalı ve hak sahiplerini korumaktadır. Ve mali birikimi olan kişiler normal sigortalıların aylık bakımından döneminde ödeme yapan kişilerin önüne geçebilmektedir. Her ne kadar 4b borçları bakımından getirilen ihya sistemi bunun önüne geçsede halen ödemeyenler ödeyenler daha avantajlı durumunu sürdürebilmektedir.

Aylık alan sigortalı veya hak sahiplerinin zamanında ödemeyemedikleri primlerin bir defaya mahsus ödemesi ile aylık artışınından yararlanmaları mümkün olabilir mi sorusu akla gelmektedir. Örneğin 5510 md. 53’e göre BAĞ-KUR’lular başkasının işinde çalışmaya başlayınca SSK lı olunca isterlerse 4b priminide aynı anda ödeyerek tavana yakın kazançlardan ödeme imkanına sahip olurken, bu imkan 5510 öncesi dönemde olmadığından veya sonrasında sadece SSK sigortalısı olanların prim ödemesini isteselerde fazlı tutarlar yapamamaları nedeni ile aylık artışından yararlanmaları mümkün olmamaktadır.

Yine vergi aflarında matrahın belirlir bir oranda artırımı ile vergi affından yararlanabilmektedirler. Geçmişe yönelik bir kez dilediği kadar prim yatırma hakkı gerçekte çok daha büyük sorunlara neden olabileceklerdir. Ancak kişilerin daha önce yatırdıkları geçmiş dönem kazançlarının güncel değerlerini her bir sigortalı için dilerlerse % 25,30 gibi bir oranda artırmaları ve güncel kazançtan ödeme imkanı getirilmesi bir çok sosyal güvenlik hakkını etkin kullanılır hale getirecektir. Ancak bu düzenlemenin sadece uzun vadeli sigortalarda olması, kısa vadeli sigortaları etkilememesi gerekir. Yine aylığı bellir bir düzeye erişmiş kişilere bu hak tanınmamalıdır.

Gerçekte aylık bağlama işlemlerinde düşük aylığın temel sebebi olan bir kaç konu ivedilikle çözümlenebilmelidir.

Bunlardan ilki ölüm ve malüllükte alt sınır aylıklarının SSK’da % 40 ( ölümde 900 malüllükte 1800 günden 7200 güne kadar) BAĞ-KUR’da 1800 günden 9000 güne kadar % 50 üzerinden bağlanan aylıkların alt sınırlarının düzeltilmesi gereğidir. Örneğin 6000 günü olan SSK lı % 40, BAĞ-KUR’lu % 50 oranı üzerinden aylık alacaktır. Hemen belirtmek gerekirki alt sınır aylıklarında % 40-% 50 oranının birbirine zıtlığı kadar % 50 oranı dahi yetersizdir. Olması gereken altı sınır aylıklarının asgari kazançlılar yönünden % 60 ve fazlasına çıkarılması, alt sınırın üzerindeki kazançlılar için asgari kazançlılardan az olmamak üzere % 50 alt sınır aylığında eşitlenmesidir.

Sistemde birden çok aylık yerinde tek dosyadan aylık ancak artırımlı aylık yolu seçilmelidir. Örnek hem kocadan(SSK) hem babadan (Emekli Sandığı) çift aylık yerine en yüksek olanın örneğin % 25 artırılarak ödenmesi yolu seçilmelidir.

Sosyal güvenlik gelecek güvenliği kadar, ekonominin daraldığı dönemlerde veya genel güvenin azaldığı dönemlerde daha da artan bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır. Örneğin eşlerden birinin hastalanması halinde sağlam olan eşinde iş ve gücünden kalması karşılığında ilave çözümler arama yoluna gidilmektedir. Yine gelecek kaygısının arttığı dönemlerde de sosyal güvenlik artan bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır.

2017 yılında ve sonraki ömrümüzde sosyal güvenlik ihtiyacı sosyal güvenlik bilinci geliştikce artacaktır. İhtiyaçların sosyal güvenliğin hangi seçenekleri ile doldurulacağı kanuni ve yargının sunduğu imkanlar değerlendirilerek ilgililere sunulmaya devam edilecektir.

Bundan sonra bir süre belki de ben bıkana veya bilgi dağarcığımdekileri aktarana kadar daha sık ve çeşitli konuları yazmaya çalışacağım. Zaman içinde olgunlaşmamış konularda beyan edilecek fikirlerin mutlaka sizler tarafından düzeltilmesi gerekecektir. Düzeltilen her açıklamanın aynı yazıya eklenmesi belkide hem hatanın aynı yerde açıklanması veya her eksiğin tamamlanması imkanı vereceğinden sizlerden uyarılarınızı eksik etmemenizi isteyeceğim. Zor başlayan bir yol olsa da, sosyal güvenlik paylaşımları ile güvensizliğimizi daha güvenli bir geleceğe yöneltelim.

Exit mobile version