ALİ TEZEL

BİR ÖRNEK ÜZERİNDEN MADENCİNİN FİİLİ HİZMET ZAM SÜRESİNİN 506 VE 5510 SİGORTALILARI BAKIMINDAN EMEKLİ YAŞINA ETKİSİ

Ocak 1969 doğumlu olan 15.12.1991 tarihinde normal SSK’ya giren 01.08.2008 tarihinde yer altı maden işinde (4 kodu ile bildirim yapılan) işe başlayan sigortalının emekli talebine SGK tarafından 50 yaşında yaşlılık aylığı alabileceği cevabı verilmiştir. Sigortalının  maden işyeri kapsamında 2.524 günü, bu günlerin ¼ eklemesi ile 631 günü ve maden işleri öncesi günleri ile toplam 9.710 günü bulunmaktadır.

Konuyu düzenleyen mevzuat;

506 sayılı Kanun md. 60  düzenlemesine  göre sigortalının yer altında çalışanlardan 20 yıldır yeraltı çalışması olan ve 5000 günü olanlar yaş koşulu hariç ve yine 25 yıldır çalışıp  yer altı-yer üstü maden işlerinde 4000 günü olanlar yine yaş koşulu olmaksızın emekli olabilmektedir.(B fıkrası)

60 maddenin sonraki atıflarla D Fıkrası denilen ancak geçmiş çalışmalarımızda d fıkrasının yerinde E fıkrası ile düzenleme ile (1992 sayılı kanun md.2)  ile aslında E fıkrası olan ancak halen düzenlemelerde d fıkrasına yapılan atıfla aynı hükme atıf yapılmış sayılan hükümde ise bu kadar süresi olmayan  ancak 1.800 günden fazla(münavebeli işlerde 4.000 tümden yeraltında  5.000 günü olmayan kişiler için emekli yaşı 50 olarak düzenlenmiş ve maden işyerinde geçen günlerin ¼ ünün sigortalılık sürelerine ekleneceği düzenlenmiştir.

5510 sayılı yasa ile asıl hükümler ile 28 maddede maden işlerinde çalışanlar için 20 yıldan beri münavebeli maden işlerinde çalışanların 7.200 sigortalı günü ile 50 yaşında emekli olabilecekleri düzenlenirken 1.10.2008 den önce yer altı maden işlerinde çalışanların yaşlılık aylığı koşulları ise 5510 geçici 9.maddesi fıkra 5 ile eski 506 md.6 benzeri yeniden düzenlenmiş, 1.10.2008 ve sonrası maden işinde çalışanlar ise yeni yasaya tabi tutulmuştur.

5510 md.40.maddesinde yer altı maden işinde çalışanları her yıl 180 gün fiili hizmet süresi zammının sigortalı günlere ekleneceği ve yaş hadlerinden süre sınırı olmaksızın indirileceği düzenlenmiştir.

Mevcut sorumuza dönersek;

Maden işlerinde en az 4.000 günü olmayan sigortalı için sadece madende geçen sürelerin dörtte biri sigortalı günlere eklenecek kişi 50 yaşında emekli olacaktır. Sigortalının 15.12.1991 tarihli sigorta başlangıcına göre emekli tarihi normal sigortalılar için 53 yaştır. Ancak eklenen 631 gün ile hizmet 1 yıl 9 ay 1 gün başa çekildiğinde başlangıç 15.12.1991- 1.09.0001= 14.03.1990 olmaktadır. Sadece gün ekleme  ile sigortalı normal sigortalı olsa idi emekli yaş  52 yaş olmaktadır. Yine askerlik süresi borçlanması ile 18 ay askerlik borçlanması ile  başlangıç 14.09.1988 olmakla emekli yaşı 51 olabilmektedir. Yani gerek 5510 geçici 9 gerek 506 md. 60 ta yer alan 50 yaş koşulu nedeni sigortalının emekli yaşı 50 yaşın öncesine  geçememektedir. Sigortalının çok fazla gününün olmasının yaş bakımından erken emekliliğine bir etkisi bulunmamaktadır.

Sigortalının bir an için  maden işyerinde 01.08.2008 tarihinde değilde 01.10.2008 tarihinde maden işinde çalıştığını düşünelim bu defa;

Madende geçen 2.524 gün yerine 60 gün eksikle 2.464 günü olmakta bunun karşılığında sigortalı günlerine ¼ yerine her 360 gün için 180 sigortalı günü eklenecektir. Buna göre eklenecek gün 1.232 gün olacaktır. Yaş yine 50 yaş olmaktadır. Ancak 50 yaştan sürelerin madenden gelen tüm fiili hizmet süreleri indirildiğinde 1.232 gün için 3 yıl 1 ay 22 gün indirildiğinde 46 yaş 10 ay 08 günde aylık tahsis talebinde bulunulabilecektir. Bu fark 5510 FHZ sürelerinin yılda 180 gün eklenmesi ve tamamının yaştan inmesi ile gerçekleşirken 506 döneminde işe başlayan sigortalı için bu defa yaştan indirim yapılmadığı gibi ekleme yılda 90 gün olduğundan sonuç farklılaşabilmektedir.

Sonuç olarak sigorta 1.10.2008 tarihinde işe başlasa halen emekli olabilecek iken 2 ay önce işe başladığı için yaşlılık aylığına hak kazanamamaktadır.

O halde şu soruya birlikte cevap aramak gerekmektedir. 5510 sayılı kanun hükümleri sigortalı lehindedir.506 değil 5510 uygulansın denebilir mi. Mevcut içtihatlarda lehe olanın eskiye uygulanamayacağına dair uygulamalar olsa da bazen lehe olan hükümlerin eski yeni sigortalılara uygulanacağına dair özel hükümlerin varlığı halinde lehe olan hükümler uygulanmaktadır. Sorun açık hüküm olmamasına rağmen lehe olan hükmün sigortalıya uygulanma sorunudur. Yargı düzeyinde tartışmak  ve çözüm arayışını zorlamak gerekmektedir.

 

Exit mobile version