HABERTÜRK-Ücretsiz izinlerinizi yasal saymamak eziyet demek–Doğum borçlanması yapanlara da vergi iadesi var
8 Ocak 2010
SGK’nın yeni başkanı M. Emin ZARARSIZ’ı İş Hukuku doktoru olarak bilirdim ama altına imza attığı 2009/155 genelgeyi görünce şüpheye düştüm. Çünkü, İş Hukuk gereğince işçi-işveren ücretsiz izin konusunda anlaşma hakkına sahiptir…Anlaşırlarsa da izin yasaldır…
***SGK’ya Göre İşveren İşçilerine Ücretsiz İzin Veremezmiş, Verirse Yasadışı Olurmuş…
Daha iki gün önce bu köşeden SGK’nın kısa vadeli sigortalarla ilgilenen Daire Başkanlığının İş Kanunu’nun bihaher yazısı ile anaların parasız bırakıldığını yazmışken, şimdi bir de altında SGK Başkanı M. Emin Zararsız’ın imzası olan 2009-155 sayılı genelgesi ile şok oldum. İş Hukuku konusunda azıcık bilgi sahibi olan birisinin bile altına imzalamayacağı görüşleri İş Hukuku Doktoru olarak bildiğim Zararsız imzalamış.
***İş Kanunu’nda ücretsiz izini işveren veremezmiş
İş hukuku sistematiği, iki durumu belli eder, birincisi yasaklanmış hareketlerin neler olduğu ve diğeri de işçi-işverenin zorunlu olarak yapması gerekenlerin neler olduğu hususlarıdır. Kanunda açıkça yasaklanmamış her şey hem işçi hem de işveren için serbesttir. Gerek 4857 sayılı İş Kanunu, gerek 854 sayılı Deniz-İş ve gerekse de 5953 sayılı Basın-İş Kanunu gereğince çalışanın talebini işveren uygun görürse her zaman ücretsiz izin verilebilir.
Ancak, SGK’nın abudik-gubudik mevzuatçılarının olduğu Kısa Vadeli Dairesi’nden çıkan ve altında İş Hukuk doktoru titri olan başkanı Emin Zararsız’ın imzası olan 2009-155 sayılı genelgesi diyor ki, “…4857 sayılı İş Kanununun 56 ncı maddesinde, yıllık ücretli izinlerini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere İşveren tarafından toplam dört güne kadar ücretsiz izin verileceği. 74 üncü maddesinde ise isteği halinde doğum yapan kadın İşçiye, onaltı veya onsekiz haftalık sürenin tamamlanmasından sonra altı aya kadar ücretsiz izin verileceği öngörülmüş ve Kanunda bu sürelerin haricinde ücretsiz izin düzenlenmesine yer verilmemiştir.”. Bu sayılanlar dışında işveren ücretsiz izin verirse yasal ücretsiz izin olmazmış. Bana göre ve görüşlerini bildiğim İş Hukuku uzmanları ve hocalarının hepsinin ortak görüşü de işçi-işveren anlaşırsa ücretsiz izin verilir ve verilince da bu kanuni bir ücretsiz izindir. SGK’nın hukuk bilmezlerinin, kanun yorum anlamadığı şu Kanun’da bu ücretsiz izinler emredici ücretsiz izinlerdir yani işçi bu izinleri isterse, işverenin insiyatifi olmadan verilmek zorunludur. Bunlar dışındaki ücretsiz izin talepleri ise işverenin insiyatifindedir, verirse yasal ücretsiz izindir vermezse değil.
***Primleri dairesi ücretsiz izini geçerli sayar
Öte yandan SGK’nın prim tahakkuk ve tahsilatı ile ilgilenen daireleri ise her türlü ücretsiz izini geçerli sayıp eksik gün bildirimlerini geçerli sayarlar. Mesela, işçi-işveren anlaşmış ve 20 gün ücretsiz izin almış ise o işçi ücretsiz izin belgesi SGK’ya yasal süresi için gönderilmek şartıyla 10 gün olarak SGK’ya bildirge edilir ve 10 günlük prim ödenir.
***Ücretsiz izni yasal saymamanın gerekçesi vatandaşa eziyet
SGK’nın 2009-155 sayılı genelgesinin çıkarılma gerekçesi esasen anne adaylarına eziyet etme isteği ve anne adaylarına para vermemektir. Genelge aynen uygulanırsa ve hamileliği sebebiyle doğum iznine yakın zor geçen hamilelik sebebiyle işvereninden 9 günden fazla ücretsiz izin alan annelere 16 haftalık geçici işgöremezlik ödeneği vermeyecekler. Bununla da SGK’nın açıklarını azaltıp, başbakandan aferin alacaklar.
Ancak yaptıkları yasal değil bakınız 5510 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesine göre;
“Ancak, hastalık ve analık hükümlerinin uygulanmasında sigortalılık;
a) İlgili kanunlar gereği sigortalının ücretsiz izinli olması, greve iştirak etmesi veya işverenin lokavt yapması hallerinde, bu hallerin sona ermesini,
takip eden onuncu günden başlanarak yitirilmiş sayılır.”
demektedir. Verilen ücretsiz izinler yasal sayılsa doğumdan önce 10 gün (veya daha çok) ücretsiz izin almak zorunda kalan hamile kadına 16 haftalık para verecekler, saymazlarsa vermeyecekler, kadının hakkı olan 16 haftalık parayı ödemeyip, anne adayına mahkemeye git deyip eziyet edip, zevk alacaklar.
***Geçen yıl 320 bin dava kaybetmişler
SGK’nın eski Kurumlarından gelen hastalığıdır eziyet edip, insanlara yasal hakkını vermeyip, git mahkemeye demek ama eziyet edene yaptığı eziyetin ve SGK’yı uğrattığı zararın hesabını soran olmadığı için de hep yapanın yanına kar kalmıştır.
Lütfen düşünün, bu anne adaylarına yasal hakları olan parayı vermeyeceksiniz, sonra mahkemeye gitmesin isteyeceksiniz, mahkeme 2-3 yıl sürecek ve sonrasında davayı kazanınca parasını alabilecek, peki kadının çektiği eziyet ne olacak? SGK’nın ödediği dava ve avukatlık masrafı ne olaak? Dava kaybedilince yasadışı görüşü ile hem vatandaşı hem de SGK’yı zarara uğratanlardan bu zarar tahsil edilmediği için 2009 yılında SGK 320 bin dava keybetmiş. 320 bin avukatlık parası ne yapar bilir misiniz?
***İşsizlerden GSS parası başlıyor
Yine aynı genelgenin son paragrafı ile “4857 sayılı Kanunda belirtilen ücretsiz izin halleri dışında aylık prim ve hizmet belgelerinde “0” gün ve kazanç bildirilen sigortalılar, 5510 sayılı Kanunun 60 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortası kapsamına girmektedirler. 01/10/2010 tarihine kadar iki yıllık geçiş sürecinde talebe bağlı olarak, bu tarihten itibaren ise zorunlu olarak genel sağlık sigortalısı olacak bu durumdaki kişilerin gelir testi talebinde bulunarak 60/c-l kapsamında veya gelir seviyelerine bağlı olarak genel sağlık sigortalısı olma imkanları bulunmaktadır.” diyerek 1 Ekim 2010 gününden sonra işsizler, köylüler ve 18 yaşından büyüklerden ZORLA her ay GSS primi alınacağını da hatırlatıyor. Bu konuyu da önümüzdeki günlerde ayrıntısı ile sizlere aktaracağım
Doğum borçlanması yapanlara da vergi iadesi var
Ali bey, daha önce sizin köşenizi okuyarak SSK’ya ödediğim askerlik borçlanması parasının vergi iadesini almıştım. Şimdi eşim için doğum borçlanması yaptık bunun da vergi iadesi var mı? Kenan Aytemiz
Beyefendi, eşiniz halen bir işyerinde çalışıp ücretinden gelir vergisi kesiliyorsa 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile 08.03.1973 günlü Resmi Gazete’de yayınlanan 111 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği gereğince ödediğiniz doğum borçlanması paralarının da vergi iadesini alabilirsiniz.
Tebliğe göre;
“1. EMEKLİ SANDIĞI VE SOSYAL SİGORTA KURUMLARINA ÖDENEN BORÇLANMA AİDAT VE PRİMLERİ :
Belli şartları taşıyan kimselerin sosyal güvenliklerini sağlamak amacıyla, kanunla kurulan ve tüzel kişiliği haiz Emekli Sandıkları ve Sosyal Sigorta Kurumları’na, ödenen paralara aidat ve prim denilmekte ve bunlar 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 63’üncü maddesindeki şartlarla, ücretin gerçek safî tutarının hesabında, gider olarak indirilmektedir.
Emekli Sandığı ve Sosyal Sigorta Kurumları’ndan, kanunla kurulmuş olanların üyelerine çeşitli kanunlarla, daha önceki dönemlerde ödenmemiş bulunan aidat veya primleri borçlanma suretiyle ödeme ve dolayısıyla emekliliğe esas alınacak hizmet sürelerini uzatabilme hakkı tanınmaktadır. Bunun için, kanunlarla belli edilen koşullar altında borçlanılan aidat ve primlerin, üyelerce ödenmesi zorunludur.
Bu ödemeler de Gelir Vergisi Kanunu’nun 63/2 maddesinde sayılan aidat ve primler niteliğindedir ve bunların da ücretin gerçek safi tutarının hesaplanması sırasında gider olarak indirilmesi, Gelir Vergisi Kanunu’nun lafzına ve ruhuna uygun görülmektedir…”