ALİ TEZEL

HUKUMET KURULANA KADAR MECLİS NELER YAPABİLİR. YASAMA FAALİYETİNDE BULUNAMAZ MI?

 

               Koalisyon alışkanlıklarını unuttuğumuz uzun yıllar geride  kaldı, bu dönemde uzlaşma alışkanlıklarımız da geriledi.

               Seçim sonucu önümüzdeki siyasi tabloda temel zıtlıkları olan partilerin uzlaşmaşı veya yakın olan partilerin hükümet kurma alışkanlıklarına şahit olacağız.

               Rahmetli Demirel’in ölümü ile zayıf ve kısa ömürlü hükümetlerin sona ermiş olup olmayacağını göreceğiz.

               Hükümet kurulsun veya erken seçim olsun beyan edeceğimiz görüşler ile bir bağlantısı bulunmamaktadır.

               Yeni bir hükümet kurulana kadar eski hükümet ayakta olduğundan TBMM’nin kanun yapmasında bir duraksama bulunmamaktadır. Yasama sırasında hükümet sözcüsünün söz almasının bir koşul olması aranmakta ise de  hükümetin eskisi yenisi olmaz, hükümet hükümettir.

              NEYİN YASAMA ÇALIŞMASI YAPILABİLİR.

  1. SEÇİM BARAJI DEĞİŞEBİLİR.

Seçim barajı siyasi partiler kanunu değişikliği ile yeterli bir sonuca varmaya yeterse de, erken seçim halinde değişiklikler bir yıl sonra hüküm ifade edeceğinden hemen uygulanması için Anayasa değişikliği gerekmektedir. Mevcut partilerin tamamının veya halk oyuna sunulmayacak şekilde sayısal çoğunluklu bir değişiklik ile bu sonuca varılabilir. Bu sayı 367 dir.

Buna göre istenirse erken seçim halinde dahi seçim barajı Seçim ve Anayasa değişikliği ile birlikte yapılabilir. Anayasa değişikliği geçici bir madde ile de olabilecektir.

Çokça dillendirilen açıklamalara göre HDP’nin CHP ve AK Partiden aldığı oylar dışında oy oranı % 8 lerdedir.

HDP yi barajı geçme endişesinde kurtaracak % 7 lik baraj ideal bir sayı olabilir. 7 halk inancında uğurlu bir sayıya da rastladığından Seçim barajının 7 olması dengeyi sağlayacak, gerçekten CHP ve AK Partiden HDP ye giden barajı geçirme endişesi ile verilen oylar yerine dönecektir. En azından diğer partilerin bunu bekleme hakkı vardır.

Muhtemel bir erken seçimde bu değişiklik HDP yi barajı geçme telaşı olmayan bir partiye dönüştürecek, normalleşen bir siyasi ortamda daha demokratik olmasını beklenir hale getirecektir. 

2-ESKİ BAKANLAR ANAYASA MAHKEMESİNE GÖNDERİLEBİLİR Mİ?

Öncelikle Anayasada yer alan meclis soruşturmasında 1 aylık süre, 2 aylık rapor süreci ve yeniden görüşme süreci en az 4 aya yakın bir süre tamamlanmadan istense dahi bu sonucu alabilmek için partilerin 4 ay seçim olmamasını kabul etmeleri anlamına geldiğinden sonuç alabilmek için 4 ay beklemeyi gerektirmektedir.

Uzun iktidarların ne kadar iyi ve güçlü olurlarsa yıprandıkları, demokrasinin dönüşüm çarkından kurtulamadıklarını bir daha görmüş olduk. Muhalefet bakımından ise kötü bir yönetim sergilendiği söylendi. Lider değiştiren partilerin seçimlerde zorlanmaları bir gerçekliktir. Milletin kararı uzlaşmanın zorunluluğu yönünde, AK Parti öncesindeki kriz döneminde milletimiz krize ,acılara rağmen büyük ölçüde işini korumayı ve kısmi büyümeyi başarmıştı. Güçlü yönetimlerin istemeyeni çok olsa da ekonomik büyümenin kolaylaştığı bir gerçektir. Beklenen güçlü yönetimlerdir. Nasıl olursa olsun sağlanamadığı takdirde yeniden seçim dengeleri değiştirmek için bir yol olarak değerlendirilecektir.

Ancak seçme ve seçilme hakkı denince ben seçiyor seçilmiyorsam artık şunu demek istiyorum. Seçilen neden seçsin bence seçilmek istenen veya seçilmiş olan kim olursa olsun seçme hakkını seçildiği veya seçilmek istendiği dönemde kullanamamalıdır. Bu sonucun daha adil ve pratik olduğunu düşünmeden kendimi alamadım.

Isınan siyasetin sayın Cumhurbaşkanımızı (olmaz ya) eski partisinin başına geçirebileceğini arada bir gönlümden geçiriyorum.

SONUÇ    : 1-Zayıf yönetimleri rahmetli Demirel gibi rahmetle yad etmek istiyorum.

                   2- Tek veya çok parti koalisyonlu güçlü yönetimler istiyorum.

  3- Bu arada TBMM ilk iş olarak seçim barajını erken seçimde uygulanabilecek şekilde % 7’ye düşürebilir   

    diyorum.

4-  Seçilmişlerin ve seçime giren adayların oy kullanamamalarını onların seçilen bizlerin seçen olmasını

     istiyorum.

5- Zayıf hükümetlerde sosyal güvenlik haklarının sigortalı ve hak sahipleri lehine gelişmiş olduğunun bilinci ile

     aynı sonucu güçlü hükümetlerden de bekliyorum.

 

 

Exit mobile version