ALİ TEZEL

İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU TÜRK MİLLİ KOMİTESİ SEMİNER NOTLARI

         İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Türk Milli Komitesi tarafından her yıl bu toplantı yapılmaktadır. Bir yıl İstanbul bir yıl Ankara’da dönüşümlü yapılan toplantı bu yıl İstanbul Kadir Has Üniversitesinde21-22 Kasım 2014 tarihinde yapılmıştır.

       Toplantıda konuşmacılar alandaki en yetkin Hocalar olmakta, konu olarak da bir yıl önce verilen kararlar tartışılmaktadır. Özellikle eleştiri alan kararların sonraki yıllarda değiştiği izlenmekte, kararın verilmesi ve devamı için gereken bir yön var ise Yargıtay’ın kararı veren ilgili daire başkan ve yetkilileri tarafından açıklanmakta ve yön gösterici diğer hususlara değinilmektedir.

       Bilindiği Yargıtayın işçi alacakları ve sendikalardan doğan uyuşmazlıklara bakan 9,22 ve 7.daireleri ile sosyal güvenlik ve iş kazalarına rucularına bakan 10 Dairesi ile iş kazası tazminat davaları ve sosyal güvenlik işlerine bakan 21. Hukuk Dairesi bulunmaktadır.

             ÖZETLER VE DEĞİŞMESİ BEKLENEN BAZI HUSUSLAR
      Değerlendirilen, önerilen ve bir kısmı önümüzdeki yıl içinde değişmesi muhtemel olan hususlar dikkat edebildiğimiz ölçüde şunlar olarak sayılmıştır. (Seminer notları yaklaşık 1 yıl sonra basılı hale gelmektedir).

1- İhaleli işlerde süresi sona eren işverenin İşten çıkarmasından  sonra 3-5 gün gibi makul aralıktan sonra aynı işyerinde çalışmaya yeniden başlanması halinde işveren feshi yoktur.
2- Belirli süreli iş sözleşmesinin bitiminde işten ayrılan işçiye karşı işveren ihbar tazminatı isteyemez.
3- Anayasa Mahkemesinde iş yargısında 3 yılda, diğer mahkemelerde 4 yılda bitmeyen davalar  makul süre ihlalidir.
4- İşten çıkışta yapılan sulh vaadi sözleşmesi geçersizdir.
Ek ödeme ve sulh sözleşmesi aynı anda bu ikale sayılmamış, sulh geçersiz (9HD 11.32013 E.2012/30186, ve 5.12.2013  E.2013/8385),
(İkalede gelir vergisi istendiği açıklandı)
5- İşyeri devri ile kıdemden sorumluluk aynı ilkelere tabi değildir.
6- 9 Hukuk Uygulamasında ödenmeyen izin ücretine yasal faiz denmekle birlikte zamanaşımı süresi 10 yıl olarak uygulanmaktadır.(22 HD uygulaması farklı yönde süre 5 yıl)
7- Belirli süreli olarak adlandırılan işten çıkarılan davacı, bakiye süre ücreti istemiş, Yargıtay belirsiz süreli demiş, işci burada işe iade davasını açmayı böylece kaçırıyor. Öğreti ve eleştiriler davacı işçinin istemi ile bağlı kal, bir başka işçi için aynı sözleşme belirsiz diye işe iade açılmışsa birine bakiye süre ücreti diğerine işe iade kararı ver önerildi.  Konuşmacının önerisi ise bu sözleşmenin asgari süreli sözleşme sayılarak bakiye süre ücretini ver şeklinde.
8- İşçi maaşına çokça haciz konulması ve uyarıya rağmen, kaldırılmaması işveren haklı fesih nedeni, ancak somut olayda aynı işveren daha önce haksız işten çıkarmış, borç işsiz kalınan dönemde oluştuğundan işveren feshi haksızdır.
9- İzin kullandırılmaması fesih nedeni değildir dendi. Hocalar eski uygulamalarda fesih nedeni sayılan kararların olduğunu, geçmiş yıllar izinlerinin kullandırılmasına izin verilmemesi halini işçinin fesih hakkı verdiğini söylediler. 
10- Nakil kayıtlarında işçinin sözleşmesinde olmasına rağmen gitmemesinin fesih nedeni yapıldığı, ancak nakil kaydının imzalandığı tarihten sonra açılan şubelere işçinin gönderilemeyeceğini, nakil kayıtlarının denetime tabi olduğunu, nakil kayıtları olmasa dahi, uzayan yol kadar çalışma saatinin azaltılması, ek ücret veya servis verilmesi halinde ağırlaşan koşula işçi dayanamaz. Esaslı değişiklik koşulunu kabul etmeyen işçi değil feshi işveren gerçekleştirdiğinden ihbarda öder.
11-  İşyerinde uygulanan ikramiye kaldırılsa uzun süre yeni uygulamaya uyan işçi 22 Hukuk Kararlarına göre hak ileri süremez, 9 HD ise yeni İş Kanunu döneminde işçinin açık yazılı kabulü yoksa işçiyi bağlamaz sonradan isteyebilir. Hukuk Genel Kurulu 4857’den sonra açık rıza olmadıkça kaldırılamaz.
12- İşe iade tazminatları bakımından 5 yıla kadar kıdemi olanlara 4, 5-15 arası kıdemı olanlara 6 ve 15 yıldan fazla kıdemlilere 8 ay işe başlatmama tazminatı verileceği, fesih sebebine göre 4 ten 8 e çıkabileceği, emekli olanlara 4 ay uygulandığı,
13- Belirsiz olması gereken bir sözleşme belirli nitelenmiş, eklenen cezai şarta işveren feshinde geçersiz denemez.
14- Cezai Şart işe başlatmama tazminatını aşamaz.
15- 15 yıl 3600 günü dolduranlar için kıdem tazminatı alacağı konusunda duraksama yok. Ancak anlatan hoca işçilerin ihbar önellerine uymalarını ve diğer katılımcılarda bu hakkın bir kez kullanılabileceğini, fesihte açıkça bu nedene dayanılması gerektiğini beyan ettiler. Kanun ihbara tabi tutmamış olsada hakların iyiniyet ölçüsünde kullanılmasını gerektirdiğinden aksi uygulamalar gelişebilecektir.
(Kişisel beklentimiz, bu hakkı kullanacakların bildirim öneline de uymaları, aksi halde gelişip değişecek bir içtihat karşısında haklı iken haksız duruma düşebilecekleri, işveren ihbar önellerinde çalıştırmak istemedikçe çalışmalarının yararlı bulmakta)

16- Fesihte ibranın geçerliği için bankadan ödeme koşulu, elden yapılan ödemeyi makbuza dönüştürür  ödenen tutarı geçersiz hale getirmez.
17- Taksilerin kiraya verilmesi halinde, alan 4b sigortalısı, işçi çalıştırıyor ise kendisi işveren,
18-  Banka temizlik işlerinde tespit davası bankada davalılar arasında.
19- İflas ertelemede 10 HD 6183/179 uyarınca üst düzey sorumlulara gidilemez. 21 HD müşterek müteselsil sorumlulukta sınır olmaz, istediği zaman üst işveren gider.
20- Tespit davasından feragat yeniden dava açmak üzere mümkündür (21 HD)
21- Prime esas kazanç davasında yazılı delil aranır, işçilik alacağı davasındaki belirleme yetmez. 21 HD aksi görüşte olsada 10 HD’nin bu yöndeki görüşünün doğrulan 2 ayrı HGK kararı varmış.
22- YENİ DÖNEM TESPİT DAVALARI
6552 md.64 ile tespit davasının SGK’ya ihbar edileceği düzenlenmiş, baştan davalı gösterilmeyecek, mahkeme bildirecek, yani asıl davalar işveren karşı açılacak artık. Ancak bir gün işe başlangıç tespit davalarının nasıl gelişeceğinin bilinmediği belirtildi ( Yargıtayın işverenin bildirim yükümünü bildirildiği durumlarda işverenin hasım tutulması gerekmediği kararları var bu nedenle işverene belki davanın bildirilmesi gerekmeyecek)
23- 1.10.2008 ve sonrası ÖLENLER ASKERLİK SÜRELEİ İLE 900 GÜNÜ BORÇLANMA İLE SAĞLAYABİLİR  Mİ ?
Bu konu açıkça sorulmadı, daha önce 21. HD kararı vardı ve geçen yıl Milli Komite’de bu kararın kaçak karar olduğu belirtilmişti.( Kabul ile çıkan karara rastlanılmadığı, davaların retle sonuçlandığı öğrenildi, bildiğimiz bir dosya Daire önüne 2-3 ay içinde gelecek  sonucunu öğrenebildiğimizde paylaşacağız.
(Daha çok konu vardı, bir kısmını özetleyebildik)

 

Exit mobile version