ALİ TEZEL

Ölenler işçi tutuklananlar işçi

Ölenler işçi tutuklananlar işçi

 

Soma faciasında yüzlerce canımız işçimiz yok yere vefat etti. Ardından suçlular aranmaya başlandı ve gördük ki suçlananlar da işçi. Sebep 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa'sı.

 

Soma'daki 13 Mayıs'ta 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasına ilişkin başlatılan soruşturmada şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'ın da aralarında olduğu 25 kişi gözaltına alınmıştı.

İlk tutuklananlar da kendileri de işçi olan,

İşletme Müdürü Akın Çelik,

İşletme Müdür yardımcısı Ertan Ersoy

İş Sağlığı ve güvenliği uzmanı Yalçın Erdoğan

Madenin emniyet vardiya amiri Yasin Kurnaz

Vardiya amiri Hilmi Kazık.

Suçlama da şu,  "taksirle birden fazla kişinin ölüm ve yaralanmasına yol açmak".

Ölenler işçi, tutuklananlar işçi, bu nasıl hukuk sistemi bu nasıl adalet.

 

***BU KÖŞEDEN UYARMIŞTIK

6.12.2012 "İşveren parasıyla kendisini Bakanlığa şikayet edecek uzman istihdam edecek"

demiş ve sormuştuk, edebilir mi? Para aldığı işverenini şikayet etse işinden olacak, etmese de mahkeme de sorumlu olarak hakim karşısına çıkacak diye.

 

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun en önemli hatası da işte burası,  İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanları kamu adına çalışacak olup ücretlerini de işverenden alacaklardır. İşyerinde hayati tehlike arzeden durumun düzeltilmesi için önce işvereni uyaracak, düzeltme olmazsa da işvereni Bakanlığa şikayet edecektir, yapabilirler miydi? Yapamazlardı ve yapamadılar da.

 

Yine demiştik ki;

 

"PARA ÖDEYEN İŞVERENİ ŞİKAYET EDECEK UZMANI İŞVEREN İSTER Mİ?

6331 sayılı Kanun’un 8. maddesine göre;

“ (1) İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının hak ve yetkileri, görevlerini yerine getirmeleri nedeniyle kısıtlanamaz. Bu kişiler, görevlerini mesleğin gerektirdiği etik ilkeler ve mesleki bağımsızlık içerisinde yürütür.

 

(2) İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları; görevlendirildikleri işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili alınması gereken tedbirleri işverene yazılı olarak bildirir; bildirilen hususlardan hayati tehlike arz edenlerin işveren tarafından yerine getirilmemesi halinde, bu hususu Bakanlığın yetkili birimine bildirir…”

 

İşverenler elinde yetki belgesi olan dilediği uzman ile çalışma hakkına sahip ama işveren olarak parasını ödediği uzmanın kendisini Bakanlığa şikayet etmesi halinde, o uzman artık o işyerinde bir daha çalışabilir mi? İşveren yeni bir uzman arayışına girip, kendisini şikayet etmeyecek uzman arayışına girmez mi?"

 

 

***OLMASI GEREKEN BU DEĞİLDİ

Normal şartlarda bana göre olması gereken bu değildi. İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanı ile işyeri hekimin ücretleri kamuda oluşturulacak bir fondan ödenseydi o takdirde uzmanlar ve hekimler görevlerini yaparken gerçekten özgür ve bağımsız olabilirlerdi. Şimdi ise ücret ödeyen ve uzman ile hekim seçme yetkisi elinde olan işveren, pahalı ve üretim süreçlerini uzatan, verimliliği azaltacağı kesin olan iş güvenliği tedbirlerini asgari seviyede tutacak uzman ve hekim arayışı içine girecektir ve giriyorlar ama yüzlerce canımız yok yere toprak oluyor.

Ancak, ülkenin yüzde yetmişi emekçi olduğu halde TBMM'de yüzde 1 ile bile temsil edilmiyor. TBMM'nin çoğunluğu sermaye temsilcisi iken işçiyi koruyan değil her zaman sermayeyi koruyan yasalar çıkaracaktır.

Exit mobile version