Holdingimizde çalışanlar, holdinge bağlı bir şirketten başka şirkete geçtiğinde eski kıdemine göre yıllık iznini kullanmaya devam ediyor. Puantaj kayıtları da ona göre giriliyor. Benim sorum şu: Bu kişinin eski kıdemini göz önüne aldığımız zaman diyelim ki 20 gün yıllık izne hak kazanıp ona göre kullandırılıyor. Fakat kişi şirketi değiştiğinden 14 gün kullanması gerekmekteydi. İleride çalışanlardan birisi buna itiraz etse “Bu eşitlik ilkesine aykırı” dese o ve diğerleri de 20 gün izin kullanma hakkına sahip olur mu?
İsmi mahfuz
Sayın okurum,
4857 Sayılı Kanuna göre;
– İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir ve yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
a) Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara on dört günden,
b) Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara yirmi günden,
c) On beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmi altı günden,
az olamaz.
Ancak on sekiz ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz ve yukarıdaki izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir.
Kıdemin hesabı
Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli olan bir yıllık çalışma süresinin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Buradaki işveren tabiri de aynı gerçek veya tüzelkişiyi ifade etmektedir. Holdinglerin ise kendi başlarına bir tüzelkişilikleri yoktur. Burada holdinginizin kontrolü altında olan her bir tüzelkişilik olan şirketlerdeki çalışmalarına göre izin hesabı yapılmalıdır. Ancak anlayabildiğim kadarıyla siz işçilerinizi holdinge bağlı şirketlere sanki tayin ediyor gibi gönderiyorsunuz bu da yasal olan bir uygulama değildir. Bahsettiğiniz gibi diğer işçiler eşit zamanda o şirkette işe başlamalarına karşın kendilerine daha az izin verildiğinden cihetle “Eşitlik ilkesine aykırı hareket edildi” diyerek dava açma yoluna gidebilirler. Ancak yukarıda bahsettiğim olay ile ilgili olarak çok çeşitli görüşler de mahkeme kararları da vardır. Aynı holdinge bağlı şirketlerdeki çalışma sürelerini birleştirerek izin hesabı yapan mahkeme kararları olduğu gibi benim de taraf olduğum her bir tüzelkişi şirketi dikkate alarak izin verilmesi gerektiği yönünde mahkeme kararları da vardır.
Annemin emekli aylığı
Annem, 04.02.1957 doğumludur. 19.4.1982 ile 01.6.1982 tarihleri arasında, 42 gün sigortalı olarak çalıştı ve işten ayrıldı. 01.9.2001 tarihinden itibaren, isteğe bağlı sigortalı olarak, Sosyal Sigortalar Kurumu’na prim ödemektedir. Şu ana kadar ödediği primlerin hepsini tabandan ödedi ve bundan sonraki primlerinin hepsini tabandan ödeyecek. Annemin, isteğe bağlı sigortadan emekli aylığı nasıl hesaplanır? Şu anda ödediği prim tutarı 132.75 liradır. Annem, şu an emekli olsaydı, alacağı maaş 531 lira mı olurdu? Çünkü annem, şu anki brüt asgari ücret (531 lira) üzerinden prim ödüyor. Annem, 04.02.2015 tarihinde emekliliğe hak kazanacağı için, kendisine bağlanacak ilk emekli maaşı, 04.02.2015 tarihindeki brüt asgari ücrete eşit mi olacaktır? Sizden, bu konularda bilgi vermenizi önemle rica ediyorum. Saygılar sunuyorum.
Nejat Karanfil
Beyefendi, kimin hangi derece ve kademe üzerinden emekli olacağı 1990-1999 yılları (10 yılık) arasındaki SSK’ya bildirilen gün ve kazançları üzerinden bulunacak ortalamaya göre belli edilmektedir. Bu yılların birinin eksikliği halinde geriye doğru prim bildirilen yıla kadar inilmektedir ki annenizin burada sadece 1982 yılında hizmeti vardır, bu nedenle göstergesi en düşük gösterge olan 9475 olacaktır. Diğer ödemeleri de asgari düzeyden olduğundan 506 Sayılı Kanun’un 96’ncı maddesinin eski ve yeni hali gereğince bugün emekli olsaydı alacağı emekli aylığı, 450 YTL kadardır. Anneniz 3600 gün sayısı ile 04.02.2015 günü emekli olunca ne kadar aylık alacağını ise şimdiden hesaplamak mümkün değil ama hemen hemen bu düzeyde veya satın alma gücünde olur.