ÇALIŞANLARIN SÖZCÜ’SÜ
İstifa Edip Memuriyetten Özel Sektöre Geçersem Neleri Kaybetmiş Olurum?
1999 yılında devlette öğretmenliğe başlamıştım. Bugün özel okula geçmeye karar verdim. Yani SSK’lı olacağım. Bana Emekli Sandığı’ndan ayrılmamın kaybettireceği ve de SSK’lı olmanın kazandıracağı durumlar hakkında bilgi verir misiniz? Özel okuldan çıkmam halinde devlete geri dönmem mümkün mü? Henüz istifa etmedim. Rumuz:AYÇA
Sayın Okurum,
Devlet memuru olarak bağlı olduğunuz kuruma yazılı olarak başvurmak suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilirsiniz. İstifa eden memurlardan;
- Normal olarak memuriyetten çekilenler altı ay geçmeden,
- Memuriyetten çekilmek isteyip yerine atanan kimsenin gelmesine kadar 1 ay çalışmayan veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam etmeden görevlerinden ayrılanlar bir yıl geçmeden,
- Devir ve teslim ile yükümlü bir görevi olan memurlardan bu işlemlerin sonunu beklemeden görevlerinden ayrılanlar 3 yıl geçmeden,
- Olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayat üzerinde etkili afetlere uğrayan yerlerdeki Devlet Memurlarından yerine atanacaklar gelip işe başlamadan görevlerini bırakanlar hiçbir surette,
Devlet memurluğuna tekrar alınmazlar. Bu sınırlamalar içinde kalmak kaydıyla ilk istifanızdan sonra geri dönmeniz mümkündür.
Çok cazip bir teklif olmadıkça her halukarda Emekli Sandığı’ndan emeklilik hakkını elinizde bulundurmanız için memuriyette 10 yılı doldurmanızı öneririm. Zira beş yıl da isteğe bağlı E.S. iştirakçisi olmanız 61 yaşınızı doldurduğunuzda 10 yıllık memuriyetinizle birlikte sizi Emekli Sandığı emeklisi yapmaya yetecektir. Bu emekliliğe engel olacak durum ise istifanızdan sonra özel sektörde çalışmanızın en az 3,5 yıl yani bin 260 gün sürerek SSK’dan emekliliğe tabi olmanızdır ki bundan sonra tekrar memuriyete dönmedikçe artık Emekli Sandığı’ndan emekli olamazsınız. Emekli Sandığı’ndan emekli olmazsanız Emekli İkramiyesi de alamazsınız. Özel sektördeki bundan sonraki çalışmalarınız nedeniyle kıdem tazminatı alırsınız, ancak memuriyet süreniz için ikramiye alma hakkını yitirirsiniz.
İşin en önemli boyutlarından biri de SSK aylıkları hesaplamasındaki gariplik nedeniyle SSK aylıklarında erozyonun mütemadiyen sürmesidir. Oysa Emekli Sandığı emeklilerinin aylıkları zamana karşı daha korumalıdır. Örneğin 1990 yılında emekli olmuş 2/1 dereceden emekli ek göstergesiz bir memurla bugün emekli olan aynı emeklilik derecesindeki bir memur aynı emekli aylığını almakta, buna karşın 15 yıl önce emekli olmuş bir SSK emeklisi ile aynı ortalama kazanç ve gün sayısına sahip bugün emekli olmuş bir başka SSK’lı arasında iki kat aylık farkı olabilmektedir.
Okur Sorularına Kısa Cevaplar
Kamil DENİZER – 28.12.1952 doğumlu, 01.01.1980 ilk sigortalılık girişli, 1972-1973 yıllarındaki 600 günlük askerliğini borçlanarak toplamda 3 bin 900 gün prim sayısına ulaşmış bir sigortalı olarak 57 yaşınızı dolduracağınız 28.12.2009 tarihinde SSK’dan yaştan kısmi emekli olabilirsiniz.
Gülay ŞUBATLI SOYLU – Son yedi hesabının primlerinin tamamını aynı kuruma yatırmış sigortalılarla bir ilgisi yok. İsteğe bağlı SSK’lılıkla normal SSK’lılık bu şekilde ayrıştırılmaz. Önemli olan isteğe bağlı olsun, normal çalışan olsun ortalama kazançların hangi rakam üzerinden hesaplandığıdır. İsteğe bağlı sigortalılıkta da istenirse asgari ücretin 6,5 katı matrah üzerinden yüksek primler yatırılabilir.
Cemil UYGUN – Babanızın Fiskobirlik’e 01.04.1994 tarihinden bu yana yaptığı fındık üretim ve satışından dolayı Bağ-Kur kesintileri yapılmışsa bu kesintilerden dolayı Bağ-Kur sigortalılığının başlatılması mümkün. Bağ-Kur’un 2007/44 sayılı Genelgesinde tanımlanan hak çerçevesinde o tarihten bu yana sigortalılığın devamını kanıtlaması halinde yaşı da 65 olduğu için emekli de olabilir.
İŞVERENLER İÇİN ÇALIŞMA HAYATI
Bağ-Kur Kaydı Hangi Kriterlere Göre Zorunlu Oluyor?
Memur emeklisi bir doktor kendi nam ve hesabına çalışırken muayenehanesini vergi kaydıyla beraber kapatır, fakat Tabipler Odasından kaydını sildirmezse bu kişinin zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı devam eder mi? Sosyal güvenlik destek primine tabi olmamaları için illa oda kaydını da sonlandırması gerekir mi? Aynı durumdaki avukat kişi için durum değişir mi? Yüksel PANALİ
Sayın Okurum,
Sormuş olduğunuz soru içinde bulunulan döneme göre değişir. Tarih vermediğiniz için ben yıllara göre belirteyim.
4956 sayılı Kanun gereği, 22 Mart 1985 tarihinden 4 Ekim 2000 tarihine kadar geçim sağlamak amacıyla kazanç getiren bağımsız bir faaliyeti olanların zorunlu Bağ-kur sigortalısı olabilmek için vergi kayıtlarının bulunması olmazsa olmaz şart değildir. Bu bakımdan vergi kaydı bulunmayıp da Esnaf ve Sanatkârlar siciline kayıtlı olanlar da Bağ-kur sigortalısı sayılırlar. Oysa 4 Ekim 2000 tarihinden itibaren ise; Kanunla ve kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene, hizmet akdi ile bağlı olmaksızın, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan vergiye tabi ise vergi mükellefi olan; vergiye tabi değilse esnaf ve sanatkâr sicili ile beraber kanunla kurulu meslek odalarına kayıtlı olanlar zorunlu Bağ-Kur sigortalısıdırlar.
04.10.2000 tarihinden bu yana geçen sürede avukat olsun tabip olsun vergiye tabi ise vergi mükellefliği bittiği takdirde Bağ-Kur sigortalılığı biter. Fakat 1985-2000 arası geçen sürede vergi mükellefliği devam etmese de oda kaydı devam ediyorsa Bağ-Kur’luluk devam eder.
Anneniz İstediği Zaman Emekli Olabilir
05.09.1954 doğumlu, 05.10.1989 Bağ-Kur sigortalısı olan ve Bağ-Kur sigortalılığını 31.01.2007 tarihinde terk eden annem 17 yıl 3 ay 26 gün hizmetiyle ne zaman emekli olabilir? Rumuz: DAĞLI
Sayın Okurum,
Anneniz Bağ-Kur’a prim borcu kalmamak kaydıyla istediği zaman emekli olabilir. Bu bakımdan 28 Temmuz 2008 tarihine kadar başvuru hakkı devam eden Prim Affından yararlanarak gecikme borcunun yüzde 85’inden kurtulma imkânı tanıyan peşin ödeme yapmasını öneririm. Verdiğiniz bilgiler itibariyle hemen aylık bağlanacak durumdaki annenizin bu aralar kredi vermek için can atan bankalardan istifade etmesi onun kârına olacaktır.