YARGITAY KARARLARI-SOSYAL GÜVENLİK 2- 6111 PRİM TEŞVİKİ

25 Kasım 2017

İşverenler tarafından SGK’ya karşı açılan

kısacası işverenin davacı olduğu davalar;

Genel olarak;

-İdari Para Cezalarının İptali (İdari Yargı)

-Prim borcu-menfi tespit davası,

-SGK Prim teşvikleri,

-Fazla kesilen primlerden işveren paylarının iadesi,

Başka dava türleri olsa da sayısal çoğunluğu oluşturmaktadır.

Son zamanlarda teşvikten doğan davalar sayısal olarak artmaktadır. 2018 yılının derdest dosyalarının beşte birinin bu dava türünü oluşturacağını söylemek yanlış olmayacaktır.

5 puanlık teşvikten yararlanmak için açılan pek çok davadan sonra artan istihdam teşviki diyebileceğimiz 6111 sayılı kanunlar gelen 4447 sayılı kanuna getirilen değişiklikle yeni istihdamda uzun vadeli sigortada belirli süreli-kişi bazlı tam teşvik hakkından doğan pek çok işlem bulunmaktadır.

6111 sayılı kanundan doğan teşviklerin bir çok hassas noktası bulunmaktadır. Bu hususlara girmeden bu teşviklerden doğan davaların davalısının SGK olduğuna işaret eden bir kararı paylaşmak istiyorum.

 

YARGITAY 21. Hukuk Dairesi         2017/4858 E.  ,  2017/7641 K.

 

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 4447 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi ile getirilen sosyal sigorta prim teşvikinden yararlanma hakkının bulunduğunun tespiti ile bunu reddeden Kurum cevabının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, pasif husumet yokluğu nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, geçmiş dönemlere ilişkin olarak sigorta prim teşviğinden geriye dönük olarak yararlanmak için yapılan başvurunun reddine ilişkin Kurum işleminin iptali istemidir.
Mahkemece, pasif husumet dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunun geçici 10. maddesinde düzenlenen prim teşviği uygulaması 6111 s. Kanunun 74.maddesi ile eklenmiş olup 13/02/2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 5510 s. Kanun'un 81/1-(ı) bendinde düzenlenen prim teşviği ise, 5763 s. Kanun'un 24.maddesi ile eklenmiş olup 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Temyize konu uyuşmazlık, davacı şirketin, 6111 sayılı Kanun ile 4447 s. İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen Geçici 10. madde ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği md. 103/4.f. hükümlerine dayanarak, geçmiş dönemlere ilişkin olarak hatalı şekilde seçmiş olduğu aylık prim uygulamasını düzelterek sigorta prim teşvikinden yararlanmak için yapılan başvurunun, Davalı Kurum tarafından 18.03.2015 tarih ve 2015/10 sayılı İç Genelgesi gerekçe gösterilerek red edilmesi nedeniyle, davalı Kurum kararının iptali ile davacı şirketin anılan yasa ve yönetmelik hükümleri çerçevesinde ilgili sigorta prim teşviki uygulamasından geçmiş dönemler bakımından yararlanma hakkı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, her ne kadar özel bir yasa ile düzenleme getirilmişse de, bu yasadan yararlanma şartlarını belirleme ve bu hususta işlem tesis etme yetkisi Kuruma bırakılmış olup, teşvik başvurusunun reddi ile Kurum yeni bir muaraza çıkartmıştır.
Hal böyle olunca mahkemece, işin esasına girilip davacı işverenin prim teşvikinden yararlanma hakkına sahip olup olmadığı hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile pasif husumet (davalı sıfatı) yokluğundan davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine , 12.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.