Yurtdışı Borçlanmasında 350 TL Kazançla 75 Bin TL Kaybetmek

22 Mayıs 2014

Yurtdışı Borçlanmasında 350 TL Kazançla 75 Bin TL Kaybetmek

Soru: 1957 doğumlu annem 01.01.1995’ten beri Fransa’da zaman zaman çalışmış olup o tarihten beri orada ikamet etmekteydi. 1979 yılında iki ay Emekli Sandığı iştirakçisi olan annem 2013 Mayıs ayında 1 ay kadar SSK’lı olarak çalıştı. Sonrasında 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma talebinde bulundu ve nihayet emekli oldu. Ancak annem iki ay önce birikmiş emekli maaşını çekmek için PTT’ye gittiğinde ortalama aylık 690 TL maaş bağladıkları anlaşıldı. Annem emekli maaşını çekti, ancak bu çok düşük bir miktar. Burada bir hata olması lazım diye düşünerek SGK’ya itiraz ettik, fakat kabul edilmeyerek, "Bir yanlış yok" denildi. Bu günlerin 1978’den itibaren kabul edilmesi gerekmez miydi? Bu durumda ne yapabiliriz? Dava mı açmak gerekir? Nasıl ve nereye başvurabiliriz? Hangi gerekçeleri sunmamız gerekir? İsmi Mahfuz

Cevap: Tabirimi mazûr görün, belki kendi başınıza yapmaya çalıştınız veya çevrenizde bu işlerden anladığını varsaydığınız birine dayanarak işlem yaptınız ama gerçek uzmanına danışmadığınız için çekirge misali iki zıplamış üçüncüsünde maalesef  düşmüşsünüz.

Karmakarışık hale gelmiş sosyal güvenlik sistemimizde Yurtdışı Borçlanması herkesin doğru ve isabetli bir şekilde yapabileceği bir işlem değildir.

Rasgele birine sorularak yapılacak bir şey de değildir.

Bir kere soracağınız kişi SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur emekli aylığının hesaplamasını yapabilen bir kişi mi? Bunu sorgulamalısınız.

Zira bu hesaplamaları bilen bir kişi ancak size "Ne kadar öderseniz ne kadar aylık alabilirsiniz" sorusunun cevabını verebilir. Basmakalıp 2000 öncesini ödeyin şu kadar aylık alırsınız demeyi bilmek bile yetmeyebilir ve zaten yetmemiş de durumunuzda. Eğer "Ne kadar ödrsem ne kadar aylık alırım?" sorusunun cevabını alternatifli bir biçimde veremiyorsa danışarak işlem yapabileceğiniz kişi o kişi değildir. Bunu bir kenara koyalım.

Doğru hareket

Kulaktan dolma ama doğru bir bilgi alarak son defa Emekli Sandığı iştirakçisi iken borçlanma yaparsa 5400 günden (97 bin TL ödeyerek) 2018’de, 7200 günle (130 bin TL ödeyerek) hemen emekli olabileceğini, bunun karlı bir işlem olmayacağını görüp doğru bir hamle yaparak SSK’lı işe girmesini sağlamışsınız.

Yanlış hareket

Ne var ki borçlanma başvurusunu doğru yapmayarak bir çuval inciri berbat etmişsiniz. Borçlandığınız günlerin 1978 yılı öncesine sayılması imkânsız, zira anneniz o tarihlerde yurtdışında değilmiş. Mevcut durumunuzda en çok 01.01.1995 – 30.09.2004 tarihlerinin arasını borçlanarak 3 bin 600 günü tamamlayıp annenizin 937 TL maaşla emekli olmasını sağlayabilirdiniz. Ama onu da yapmamış bu tarihleri bildirmemişsiniz. Tarih bildirmeyince SGK ödemelerinizi 2013 yılından geriye doğru sayar. Tamamını 2000 öncesine borçlanabilseydiniz en düşükten bile ödeseniz 1213 TL maaş bağlanabilirdi.

Başvuru önemli

Şayet doğru tarihlerle borçlanma yapmış olsaydınız bu aksilik meydana gelmezdi. Ama maalesef birkaç çizgicik veya çizik bir anlam ifade ediyor ve çok önemli parasal sonuçları oluyor.

Borçlanma formunu belirttiğim şekilde doldmadığınız gibi aylığı da çektiğiniz için bu aşamadan sonra maalesef yapacak bir şey bulunmuyor, böyle bir dava açmanız halinde kazanma şansınız da bulunmadığını söylemek zorundayım ki bari size böyle bir faydam olsun. Bu durumda baştan 350 TL danışmanlık ücreti vermeyerek 350 TL kâr etmiş olsanız da her ay 248 TL zararı anneniz ömrü boyunca sürdürmüş olacak maalesef. Yani (Allah uzun ömür versin) anneniz bu aylığı ortalama 25 yıl alacak olsa yaklaşık 75 bin TL zarar etmiş olacak. 75 bin TL diyorsam ileride bağlanacak yetim aylıklarını düşünecek olursak bu rakamın da çok çok üstüne çıkılabilecektir.

Sizi suçluyor değilim, zira gözlemlediğim kadarıyla vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu baştan danışmanlık hizmeti almayı gereksiz görüyor ya da ücreti fazla buluyor. Sizin gibi danışmadığı için yanlış yapmış olanlar da bu gerekliliği çok acı bir biçimde anlıyor.

Söz ve çiziğin gücü

Bu meyanda belirtmeden geçemeyeceğim, maalesef ülkemizde önemli sayıda kişi danışmanlığı "Ağızdan çıkıveren birkaç söz" olarak görüyor, ama görüldüğü üzere başvuru formunda "Rakamları ifade eden birkaç çizik farkı" hiç kimsenin göz ardı edemeyeceği kadar artı veya eksi olarak büyük parasal rakamlara neden olabiliyor. Nasıl birkaç çizikten, çizgicikten dolayı 75-80 bin TL zarar ediliyor ve telafi edilemiyorsa, birkaç sözcükle ama yılların emeğinden süzülen stratejik bilgi yüklü birkaç sözcükle, sözle bu kadar zarardan kurtulmak mümkün bulunuyor.

Asıl Soru

Ben çok istesem de bu danışmanlık hizmetini pahalı bulanlarla attan düşmüş ve danışmanlığın önemini acı biçimde öğrenenleri aynı ortamda bir araya getirmeyi başaramıyorum. Bundan dolayı da sizin şahsınızda ortaya sormak istiyorum, baştan bize gelseniz ve danışmanlık için 350 TL ücret talep edilse asgari ücretle kıyaslayarak ücreti çok bulup çekip gider miydiniz? Yoksa 75 bin TL ile kıyaslayıp, az bile diyerek uğraşmadan ve didişmeden doğru işlemin keyfini mi sürmek isterdiniz?